, , , , , , ,

Yorum: J.R.R. Tolkien - Silmarillion


Kitabın Adı: Silmarillion
Yazarı: J.R.R. Tolkien
Yayınevi: İthaki Yayınları
Orijinal Adı: Silmarillion
Çeviri: Berna Akkıyal
Basım Yılı: Şubat 2010, 2. Basım
Sayfa Sayısı: 696

   Küçükken izlediğim filmleri pek fazla hatırlamıyorum. İlk filmim olarak Yüzüklerin Efendisi aklımda kalmış. Orta Dünya'nın o büyülü dünyasına çekilmem uzun sürmemiştir sanırım :) Filmden sonra beni bir Orta Dünya merakının sardığını hatırlıyorum. Elfler, insanlar, cüceler ve daha birçoklarına dair sonu gelmeyen araştırmalar, Orta Dünya'nın çeşitli boylardaki haritalarını incelemeler, kendi kendime elfçe öğrenme çabalarım... Okuldu, derslerdi derken bu merak yavaş yavaş sönmeye başladı, edinilen bilgiler unutuldu. Kitap okuma hastalığımın başladığı zamanlarda ise bu merak geri döndü ve bir gün yangın çıksa ilk önce onu kurtarırım dediğim biricik kitabım Yüzüklerin Efendisi'ne kavuştum :) Yüzüklerin Efendisi bitince de Tolkien'in diğer kitaplarını incelemeye başladım. Çoğu okuyucunun, Silmarillion'u okumayan Orta Dünya tarihi hakkında pek bir şey bilmiyordur tarzında düşündüğünü görünce kitap, listemin başındaki yerini aldı. Fiyatı nedeniyle uzunca bir süre kavuşamadık. Ama sonunda gözümü karartıp sepete eklemiş bulundum ;) Kitaplığımda da biraz bekledi. Daha sonra zeki(!) bir arkadaşımın tavsiyesiyle -Önce Silmarillion'u oku, Húrin'in Çocukları'nı daha iyi anlarsın.- Húrin'in Çocukları'nı okumak yerine Silmarillion'a başladım ve Húrin'in Çocukları ile ilgili bol bol spoiler edinmiş oldum...

   Konusunu kısaca özetlemek gerekirse; Silmarillion, izlediğimiz/okuduğumuz Yüzüklerin Efendisi'ndeki Üçüncü Çağ'dan önceki zamanı anlatıyor. Daha da indirgersek, kitapta geçtiği gibi, Silmarillion, Sürgün Elflerin Düşman'a karşı savaşlarının tarihidir. Minik bir içindekiler kısmı yapıp bölümler hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum.
   *Önsöz: Tolkien'in oğlu Christopher Tolkien, kitabın yayımlanması hakkında kısa bilgiler veriyor.
   *İkinci Basıma Giriş: Christopher Tolkien, Silmarillion'un Yüzüklerin Efendisi'yle örtüşmediği yerlerin düzeltmesini ve bu hataların nedenini anlatıyor.
   *J.R.R. Tolkien'in Milton Waldman'a Yazdığı Bir Mektuptan: Tolkien, kitaplarını basan yayınevi editörüne, Silmarillion'un Yüzüklerin Efendisi'yle olan ilgisini ve bu kitabın neden basılması gerektiğini anlatıyor.
   *Ainulindalë: Tanrı yani Ilúvatar'ın Arda'yı yaratmasından önce olanlar, Arda'nın yaratılışı ve yaratılmasından sonra Ilúvatar'ın da izniyle Valar'ın Arda'ya inip yeryüzünü İlk Doğanlar(Elfler) için şekillendirmesini ve bu süre içinde bir Vala olan Melkor'un Arda'yı kendine istemesi sonucu diğer Valar ile giriştiği bitmek bilmeyen mücadeleyi anlatıyor.
   *Valaquenta = Eldar ilmine göre, Valar ve Maiar'ın Hikayeleri: Valar'a Dair, Maiar'a Dair ve Düşmanlara Dair olmak üzere üç kısımdan oluşuyor. Valar, Maiar ve Düşmanların kim olduğunu ve neler yaptıklarını anlatıyor.
   *Quenta Silmarillion: Hem Silmarillerin tarihini hem de bu tarihle içiçe geçmiş elf-cüce-insanların tarihini anlatıyor. Kitaptaki en uzun bölüm bu. Okumayı merakla beklediğim Beren ve Lúthien'in hikayesi de bu bölümde :)
   *Akallabêth: Númenor'un çöküşünü anlatıyor. Buraya kadar olan kısımda, Yüzüklerin Efendisi'ndeki coğrafyadan çok farklı bir Orta Dünya vardı. Bu bölümde, Beleriand sular altında kalırken Yüzüklerin Efendisi'ndeki bildiğimiz Orta Dünya yükselmiştir.
   *Güç Yüzüklerine ve Üçüncü Çağa Dair: Güç yüzüklerinin elfler tarafından dövülmesini, Sauron'un gizlice tek yüzüğü dövmesini, daha sonra elflerin başka bir isimle anılan Sauron'un gerçekte kim olduğunu anlamalarını ve bunun üzerine yüzükleri saklamalarını, Sauron'un sinirlenip güç yüzüklerinin ele geçirebildiği kadarını ele geçirmesini ve ardından da elfler ve insanların birleşip Son Anlaşma denen ittifakı kurup Sauron'a karşı savaşmasını anlatıyor.
   Bunu madde olarak eklemiyorum, ama bahsetmeden de geçemeyeceğim. Kitabın son 74 sayfası soy ağaçlarına, isim, yer ve eşyaların kısa bilgilerine, elfçe telaffuzlara ve haritaya ayrılmıştı. 
   Kitap genel olarak, nefes kesiciydi. Bir kez daha Tolkien'in hayal gücüne hayran kaldım. Böyle ayrıntılı bir dünya yaratmak herkesin harcı değil, bu yüzden de Tolkien'in yeri her zaman ayrı olacak :) 
   Sıkıldığım yerler de oldu tabii. Beleriand ve Kuzey Toprakları'nın betimlemeleri biraz sıkıcıydı. Coğrafyanın alıştığım Orta Dünya'dan farklı olmasının da etkisi vardı. Yeniden başka yerler ezberlemek istemediğimden sıkıla sıkıla okudum bu kısmı. Hatta bazı yerlerde kafam çok karıştı ve sık sık kitabın arkasındaki haritaya göz attım. 
   Merakla beklediğim kısım Beren ve Lúthien'e Dair idi. Yüzüklerin Efendisi'nde geçen bu hikayeyi çok merak ediyordum ve Silmarillion'u okurken de arada sırada bu kısma kaç sayfa kaldığını saydım durdum  :)
   Okumaktan zevk aldığım bir diğer kısım, Beşinci Muhabere = Nirnaeth Arnoediad'a Dair idi. Aksiyonu bol ve harikaydı. Savaş sahnelerini her zaman sevmişimdir ;)
   Yer yer sıkılsam da büyük bir zevkle okudum kitabı, bittiğine de üzüldüm. Bol bol not aldım, yazdım, çizdim ve kitabı bitirince anladım ki artık Tolkien'in dünyasıyla ilgili daha çok bilgi sahibiyim :)
   Orta Dünya ile ilgili kişilerin, kitabı keyifle okuyacağından eminim. İlgilenmek isteyenlere de Hobbit'le başlamalarını tavsiye ediyorum zira Silmarillion çok ağır gelebilir :)

Kitaptan küçük bir alıntı:
Farkına varın Müziğinizin! Budur ozanlığınız sizin ve her biriniz duracaksınız burada sakin ve dingin; gözlerinizin önünde var ettiğim bu yerin ortasında ve arasında her birini kendi kurup kondurdu gibi görünen tüm bu şeylerin.
-Sayfa 52
   


ARKA KAPAK

Paylaş:

2 yorum:

  1. Hic unutmam bu kitabi okudugum zamanlari.2012 yilinin basi universite sinavi maratonun kizistigi zamanlardi.19 yasinda lise son sinif sayisal ogrencisi olarak ineklemem gereken bir periyodu yasiyorken cok farkli bir nedenden bunalima girmistim.Ve Tolkien'in o muazzam betimlemeleriyle olusturdugu orta dunyasi imdadima yetismisti.Yuzuk savaslari ve Hobbit hakkinda herseyi biliyordum dogrusu.Ama Silmarilion benim icin bir adim otede duruyordu.Itiraf edeyim ki okuma aliskanligim hic yoktur.Ve ozellikle o zamanlarda boylesine bir kitabi da okuma luksum yoktu.Neyse ne oldugunu dahi anlamadan kitabi 2 gunde bitirdim,Ben ki hayatinda hicbir kitabi hele ki bir fantastik romani ogle ozenle surukleyici bir sekilde ukumadim bir daha da okuyamam heralde.Hic unutmam bastaki yaratilis kismi acayip karmasik gelmisti.Bir an kendimi kuran,incil,tevrat ve yunan mitolojisi karisimi birsey okuyor gibi hissetmistim ve olay orgusunu hatirlayabilmek icin ufak kagitlara notlar aliyor soy agacina ve haritaya devamli goz gezdiriyordum.Sanki bilimsel deger tasiyan antik bir tarihi kitabi incelemek gibiydi.Ve zaten gerisini anlatmiyorum.Benim gibi ders kitaplari ve okuldaki edebiyat ogretmenlerimizin okumamizi dayattiklari disinda birseyler okumamis birisi o derecede agir ve yuksek betimlemeye sahip bir kitabi 2 gunde bitirmisti.Ve sansima kitabi o kis zamani peceremin disindaki dokuk yaprakli agac manzaralari ve mum isigimin esliginde okudum.O iki gun sadece hayati ihtiyaclarimi karsilamak icin odamdan ciktim.Onun disinda odamin kapisi kilitliydi.Ve kitap bitince ogle bir doygunluk hissi yasadim ki artik tarif edemem.Yunan mitolojisinden bile daha kapsamli birseyi anlatan bir kitabi bitirdiginizi dusunun.Ve bu hastasi oldugun bir film serisinin esinlendigi edebi urun.Zaten sonrasinda dayanamiyip Hurinin Cocuklarini da okudum cunku ayrintiya inilmisti.Ve nedenini bilmiyorum ama hafif karamsar fondaki bu mistik dunyada yasanan olaylar beni bile buyusune aliyordu.Beren ve Luthienin aski zaten bulutlarin arasinda yasanan tanimsiz birsey gibiydi...Bu yorumu isi gucu birakip girmemin sebebi yorumu yapan arkadasin onerilerini begenmem oldu.Son olarak Tolkien'e bu kurguladigi ve muazzam bir olay orgusune oturtmayi basardigi adeta en kucuk ayrintisina kadar kendi yaratilis felsefesini dahi betimleyebildigi bu tanimsiz eser icin tesekkur ederim.Cocukluguma az cok anlam katan bu film ve kitap butunu icin emegini harcamis herkeze tesekkurler e tabi bilgisayar oyunlari da cabasi...Turkceyi biraz onutugumu farkettim 6 ay felan oldu turkce birseyler okuyup yazali neyse. :D

    YanıtlaSil
  2. İyidir güzeldir ama okuması işkence denecek kadar ağırdır. Kısa zamanda bitirmeye özen göstermeli insan. Ben şahsen iki veya üç kez başladım kitaba. Beren ile
    Luthien'den sonrası akıyor zaten. Olay oraya kadar gelebilmekte. :D

    YanıtlaSil